Ameliyat Öncesi Genel Hazırlıklar Nelerdir?
Ensefalit beyinin, bazı virüslerin neden olduğu enflamasyonudur ( iltihabıdır
). En yaygın nedeni viral enfeksiyonlardır. Ameliyat sırasında yandaş
hastalıklar mevcut olduğunu görürse bunlara müdahale edebilir. Ameliyat sonrası
görülen yaygın enfeksiyonlar bu şekildedir. Bunun için tüm apandisit vakaları
ameliyat gerektiren acil durumlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu enfeksiyonlar
ağrı, şişlik, iltihap oluşumu, deride renk değişikliği ve halsizlik yapabilir.
Ayrıca bu şekilde bir gecikme ileride yapılacak ameliyatta daha geniş bir doku
çıkarılmasına ve ameliyat komplikasyonlarının oluşma sıklığının artmasına yol
açabilir.
Yapılan ameliyatlar sonrasında enfeksiyonların oluşmasının en büyük nedeni ameliyat bölgesindeki hijyenin yeterli düzeyde sağlanamamasıdır. Bunlar bazı durumlarda tekrar ameliyat ya da küçük cerrahi müdahaleler gerektirebilirler. Sıradan üfürümler (kalp hastalığı olmaksızın yaygın üfürümler), konjenital (doğuştan) veya edinilmiş başka kalp rahatsızlıkları, romatizmal ateş zannedilebilir.
Yakın zaman içerisinde ameliyat olup yukarıda yer alan belirtileri gözlemleyen kişiler enfeksiyon kapmış olabilirler. Bakteriyel endokarditin antibiyotiklerle önlenmesi kalp kapakçığı hasarı olduğu halde dişlerini yaptıran veya ameliyata girecek olan tüm hastalara tavsiye edilir. İrin: En ciddi enfeksiyonlar sonucunda ortaya çıkan sarı renge sahip olan maddeye irin denilmektedir.
İçeri sokulan kamera yardımıyla da ameliyatın her anı ve açısı kayıt altına alınarak başarılı bir şekilde ameliyat yapılır. Ameliyat süresi 30 dk. hastanede kalış süresi bir gündür. Buna genelde "reaktif artrit" veya "streptokok enfeksiyonu sonrası gelişen reaktif artrit" (PSRA) adı verilir. Genel anestezi ile göbek deliğinden ince bir kamera ve özel cerrahi aletler karın içine sokularak karın içi organları görüntülenebildiğinde ameliyat daha kolay yapılabilir.
Ameliyat olmadığınız takdirde boşluk büyüyebilir ve bu büyüme sonucunda apseleşme ve apsenin değişik noktalardan cilde açılma durumu olabilir. Tüp mide ameliyatından sonra meydana gelebilecek cerrahi komplikasyonlar oldukça nadirdir. Ancak hastalar ameliyat olmayı geciktirirlerse, zamanla akut apse gelişebilir ve başa dönülmüş olur. Faranjit tedavisinde antibiyotik kullanımı yaygınlaştıktan sonra, hastalığın görülme sıklığı azaldı fakat halen dünyanın her yerinde 5 ila 15 yaş aralığındaki pek çok çocuğu etkilemekte ve vakaların küçük bir kısmında kalp hastalığına neden olmaktadır.
Sadece aşağıdaki noktaları gözden geçirin ve ameliyat sonrası en sık görülen enfeksiyonlar hakkında bilgi edinin. Sağladığı konfora göre son zamanlarda tercihleri bu yöntem üzerine çekmiş durumda olup açık ameliyatla avantajları kıyaslandığında arada çok fazla fark yoktur. Ameliyat öncesi ve sonrasında apandisitten şüphelenilen hastaya antibiyotik verilir. Hastalık en yaygın olarak, artritli ve ateşi olan daha büyük çocuklarda veya ergenlerde üfürüm olarak kendini gösterir.
En ciddi kalp hasarında, kapak yenilemek için kalp ameliyatı gerekebilir. Ameliyat sırasında hastanın durumuna göre cerrah, ekte bulunan potansiyel apandisitleri kaldırarak işe başlar. Büyük ameliyatlarda hastalar müşahede altında tutulduğundan dolayı doktor gözetiminde olan hastalarda enfeksiyon oluşma ihtimali düşüktür ancak geçirilen küçük operasyonlarda hasta olan kişi evine gönderildiğinden dolayı yeterli hijyen sağlanamamakta ve birçok ameliyat sonrasında çeşitli enfeksiyonlar ortaya çıkmaktadır.
Streptokokun yol açtığı iltihap, okul çağındaki çocuklarda görülen faranjitin (boğaz enfeksiyonu) yaygın nedenlerinden biri olmasına rağmen, faranjit geçiren her çocukta romatizmal ateş gelişmez. Görülebilecek en yaygın komplikasyonlar ise; kanama, dikiş hattının ayrılması olarak sayılabilir. 39. Postoperatif Erken Komplikasyonlar Gİ Kanama Mide ameliyatlarından sonra anastomozdan sızma Diğer ameliyatlarda ise önceden var olan bir ülser veya kortizon ülserinden kanama, ender olarak ilaçlara bağlı eroziv hemorajik gastritten kanama şeklinde görülür.
Estetik açıdan sorun yaratmaması ve hastanın bir gün sonra hemen rutin hayatına kolayca dönüş yapmasından dolayı hastaların genel tercihini kapalı ameliyatlar oluşturur. Ameliyat yöntemleri hastanın ve apandisitin durumuna göre hekimler tarafından belirlenmektedir. Açık ve kapalı yöntem olarak iki çeşit olan apandisit ameliyatında hastanın genel durumu ve tedavinin başarı oranı yapılacak olan operasyonda temel belirleyicidir.
Açık ameliyat yönteminde olduğu gibi bu yöntemde de apandisitin hem kökü hem de damarı bağlanır. Ameliyat bu şekilde başarılı olarak tamamlanır. Ameliyatın hangi teknik ile yapılacağına Doktorunuz ameliyat esnasında karar verecektir. Bu aşamada bilinmesi gereken, mide küçültme ameliyatının yalnızca uygun hastalara uygulanması gerektiğidir. Sonrasında karna doldurulan hava boşaltılır.
Yapılan ameliyatlar sonrasında enfeksiyonların oluşmasının en büyük nedeni ameliyat bölgesindeki hijyenin yeterli düzeyde sağlanamamasıdır. Bunlar bazı durumlarda tekrar ameliyat ya da küçük cerrahi müdahaleler gerektirebilirler. Sıradan üfürümler (kalp hastalığı olmaksızın yaygın üfürümler), konjenital (doğuştan) veya edinilmiş başka kalp rahatsızlıkları, romatizmal ateş zannedilebilir.
Yakın zaman içerisinde ameliyat olup yukarıda yer alan belirtileri gözlemleyen kişiler enfeksiyon kapmış olabilirler. Bakteriyel endokarditin antibiyotiklerle önlenmesi kalp kapakçığı hasarı olduğu halde dişlerini yaptıran veya ameliyata girecek olan tüm hastalara tavsiye edilir. İrin: En ciddi enfeksiyonlar sonucunda ortaya çıkan sarı renge sahip olan maddeye irin denilmektedir.
İçeri sokulan kamera yardımıyla da ameliyatın her anı ve açısı kayıt altına alınarak başarılı bir şekilde ameliyat yapılır. Ameliyat süresi 30 dk. hastanede kalış süresi bir gündür. Buna genelde "reaktif artrit" veya "streptokok enfeksiyonu sonrası gelişen reaktif artrit" (PSRA) adı verilir. Genel anestezi ile göbek deliğinden ince bir kamera ve özel cerrahi aletler karın içine sokularak karın içi organları görüntülenebildiğinde ameliyat daha kolay yapılabilir.
Ameliyat olmadığınız takdirde boşluk büyüyebilir ve bu büyüme sonucunda apseleşme ve apsenin değişik noktalardan cilde açılma durumu olabilir. Tüp mide ameliyatından sonra meydana gelebilecek cerrahi komplikasyonlar oldukça nadirdir. Ancak hastalar ameliyat olmayı geciktirirlerse, zamanla akut apse gelişebilir ve başa dönülmüş olur. Faranjit tedavisinde antibiyotik kullanımı yaygınlaştıktan sonra, hastalığın görülme sıklığı azaldı fakat halen dünyanın her yerinde 5 ila 15 yaş aralığındaki pek çok çocuğu etkilemekte ve vakaların küçük bir kısmında kalp hastalığına neden olmaktadır.
Sadece aşağıdaki noktaları gözden geçirin ve ameliyat sonrası en sık görülen enfeksiyonlar hakkında bilgi edinin. Sağladığı konfora göre son zamanlarda tercihleri bu yöntem üzerine çekmiş durumda olup açık ameliyatla avantajları kıyaslandığında arada çok fazla fark yoktur. Ameliyat öncesi ve sonrasında apandisitten şüphelenilen hastaya antibiyotik verilir. Hastalık en yaygın olarak, artritli ve ateşi olan daha büyük çocuklarda veya ergenlerde üfürüm olarak kendini gösterir.
En ciddi kalp hasarında, kapak yenilemek için kalp ameliyatı gerekebilir. Ameliyat sırasında hastanın durumuna göre cerrah, ekte bulunan potansiyel apandisitleri kaldırarak işe başlar. Büyük ameliyatlarda hastalar müşahede altında tutulduğundan dolayı doktor gözetiminde olan hastalarda enfeksiyon oluşma ihtimali düşüktür ancak geçirilen küçük operasyonlarda hasta olan kişi evine gönderildiğinden dolayı yeterli hijyen sağlanamamakta ve birçok ameliyat sonrasında çeşitli enfeksiyonlar ortaya çıkmaktadır.
Streptokokun yol açtığı iltihap, okul çağındaki çocuklarda görülen faranjitin (boğaz enfeksiyonu) yaygın nedenlerinden biri olmasına rağmen, faranjit geçiren her çocukta romatizmal ateş gelişmez. Görülebilecek en yaygın komplikasyonlar ise; kanama, dikiş hattının ayrılması olarak sayılabilir. 39. Postoperatif Erken Komplikasyonlar Gİ Kanama Mide ameliyatlarından sonra anastomozdan sızma Diğer ameliyatlarda ise önceden var olan bir ülser veya kortizon ülserinden kanama, ender olarak ilaçlara bağlı eroziv hemorajik gastritten kanama şeklinde görülür.
Estetik açıdan sorun yaratmaması ve hastanın bir gün sonra hemen rutin hayatına kolayca dönüş yapmasından dolayı hastaların genel tercihini kapalı ameliyatlar oluşturur. Ameliyat yöntemleri hastanın ve apandisitin durumuna göre hekimler tarafından belirlenmektedir. Açık ve kapalı yöntem olarak iki çeşit olan apandisit ameliyatında hastanın genel durumu ve tedavinin başarı oranı yapılacak olan operasyonda temel belirleyicidir.
Açık ameliyat yönteminde olduğu gibi bu yöntemde de apandisitin hem kökü hem de damarı bağlanır. Ameliyat bu şekilde başarılı olarak tamamlanır. Ameliyatın hangi teknik ile yapılacağına Doktorunuz ameliyat esnasında karar verecektir. Bu aşamada bilinmesi gereken, mide küçültme ameliyatının yalnızca uygun hastalara uygulanması gerektiğidir. Sonrasında karna doldurulan hava boşaltılır.
Leave a Comment